Bir Apaçi Masalı * Angutyus

Yaz gelince dizüstü edebiyatı na olan ilgim artıyor:) Her ne kadar edebi değeri olmadığı, zaman kaybı olduğu söylense de bence bu gerçek kişilerin sanal dünyada tepeye ulaşan hayatlarına bir şekilde tanık olmak ve hepsinin kendine has tarzını okumak oldukça zevkli...

Şimdiye kadar Pucca nın üç kitabını ve Sami Hazinses in bir kitabını okudum. Dördü de eğlenceli, kız erkek ilişkilerine dayalı, bol geyikli ve bazen hüzünlü hikayelerdi. Bir Apaçi Masalı ndan da aynı konsepti bekliyordum ama angutyus takma isimli yazar beni şaşırttı...

Angutyus u sanal alemden hiç tanımıyordum aslında. Bu kitabıyla tanıyıp biraz araştırdım ve anlattığı kendi yaşadığı hikayeler inci sözlüğü bir gün boyunca kilitlemiş oldukça ilgi görmüş ve kitap çıkarmaya karar verilmiş... Asıl ismi Fatih olan bu adamın sözlüklerde bayağı bir hayranları var ' Reis' filan demeye başlamışlar:) 

Neyse efendim Angutyus un hikayesi bir köyde başlıyor. Daha sonra Ankara ya taşınıp "kapıcı çocukları" olmaya başlıyorlar kardeşiyle birlikte... Sonra gecekondu yaşamları, fakirlik, sefillik, ezilmişlik derken Angutyus hayatın bir köşesinden kendi tırnaklarıyla tutunmaya çalışıyor...

Baştan sona gerçek hayat hikayesi olduğu için sürprizini bozmak istemem o yüzden hikayeyi anlatmayacağım ama ezilmişlik psikolojisinin, gururun, başarının, başarısızlığın birleştiği bir yerden kahramanımız kendi bakış açısıyla hayatını bize anlatıyor tüm yönleriyle...

Çocukken çocukluğun aklıyla ve o zamanki hissettikleriyle anlatması çok hoşuma gitti öncelikle... Hatta bir yerinde göz yaşlarıma hakim olamadım:/ Yine hatalarını, o zamanlar çok doğru bulup yaşadığı şeyleri; yine o zamanın kafasıyla anlatması ve ilerleyen sayfalarda kendine itiraf ettiği boşlukları... 

Yazım tarzı çok akıcı ve kitabı bir günde bitirebilirsiniz. Ancak akıcı dediysem de öyle çok basit bir dil de kullanmamış, duygu ve düşüncelerini oldukça iyi anlatmış ki bence herkesin yapamayacağı bir durum var kabul etmek lazım...

Apaçi, kıro vs adına ne derseniz diyin gecekondudan çıkan bu adamın hizmet sektörüne girip yurtdışına uzanan, kimi zaman yerlerde kimi zaman göklerdeki hikayesini beğeneceksiniz.... 

Okurken bazen bu adamla gurur duyacak, bazen kızacak, bazen kendi kendini nasıl boşuna ümitsizliğe sürüklediğini sanki o an orada onunla birlikte o anı yaşıyormuşcasına okuyacaksınız. Dizüstü edebiyatı denemediyseniz belki bu kitap size hitap edebilir..

Not: Birinci kitap öyle bir yerde kaldı ki merak edip ikincisini de okudum. O da burada tık tık..
Sevgiler