28 Aralık 2013

Real Techniques Alışverişim / Amazon.com

Makyajla yakından ilgilenen herkesin doğal görünümlü makyaj uygulayabilmesinin tek yolu iyi fırçalar oluyor. Ürünlerin yanından çıkan fırçalar maalesef yeterli değil. Bu yüzden Mac, Sigma gibi çok başarılı fırçalar olsa da fiyatları herkesin ulaşabileceği seviyede değil. Bu bakımdan  Youtube da makyaj videoları çeken profesyonel makyaj sanatçısı Samantha Chapman bu fırçaları sentetik kıllardan üreterek oldukça makul fiyatlarla piyasaya sürmüş. Ama uzun süredir Türkiye de yoktu. Yeni yeni Kozmela da satılmaya başladı. Oradada fırçaların iki seti var sadece. 
Ben ise genelde yurtdışından getirmek istedim. Bu bakımdan Görkem Karman ın duyurduğu cloud10beauty sitesi dışında amazon.com dan da alışveriş yapılabiliyor. Fiyat bakımından amazon.com daha uygun olduğunu söylemem lazım. 
Benim alışverişim maceram ise biraz aksilikli oldu. Şöyle ki amazon dan sipariş verdikten sonra gelen maille birlikte tc numaranızı istenilen forma girmeniz gerekiyor. Çünkü ülkemiz kanunlarına göre yılda 5 kez yurtdışı alışveriş yapabiliyorsunuz onu kontrol ediyorlar. Neyse efendim tc numaramı girdim ancak siparişimde herhangi bir ilerleme olmadı. Abd den çıkana kadar kargo sayfasından kontrol edebiliyorsunuz bu arada. Daha sonra Amazon a mail attım ve kendileri kargonun muhtemelen kaybolduğunu söyleyip iki seçenek sundular. 1) Paramı geri verecekler 2) Siparişimi tekrar gönderecekler. Ben de siparişimi istedim. Özür mahiyetinde 5 dolarlık hediye çeki verdikten sonra kargomu daha hızlı bir kargoyla yola çıkardılar herhangi bir ücret almadan. Ve sanırım 1 haftada UPS kargoyla elime geçti... Bu yönden çok memnun kaldım. Herkeste bu kargo kaybolması olmuyor o yüzden yaklaşık 2-3 hafta içinde elinize ulaşıyor normalde.Benim 1 ayı geçmiş oldu...
Şimdi gelelim fırçalara...

27 Aralık 2013

Kozmetik Alışverişim ( Nyx, Jordana) / Cherry Culture

Uzun zamandır Nyx ten alışveriş yapmak istiyordum. Çünkü daha önce Douglas ta satılıyordu ancak sanırım artık satılmıyormuş. Satıldığı dönemlerde Douglas mağazasına Nyx markasını sorduğumda öyle bir markadan haberleri yoktu çalışanların.. 
Sonra lilakutu.com bu markanın ürünlerini satmaya başlayacağını duyunca siparişimi biraz geciktirmiştim. Ancak sağolsunlar öyle fahiş fiyatlarla ortaya çıktılar ki drugstore denilen marka oldu size high end... O yüzden son durağım Cherry Culture oldu mecburen... 
Cherry Culture dan ürünlerin sağ salim geldiğini duyunca alışveriş yapmaya karar verdim ki gerçekten sağ salim elime geçti. Tam olarak 25 günde elime geçti. Aslında onlar çok hızlı bir şekilde kargoya verdi ancak ptt nin durumu malum... Neyse efendim sorunsuz elime geçmesi dışında bekleme süresi benim için önemli değil zaten. 

Öncelikle paketin üzerine art supplies yazmışlar herhangi bir cosmetics kelimesi geçmiyor. Kutunun üzerinde kırılabilir yazmakla yetinmemişler o kadar büyük bir kağıda sarmışlar ki kırılması dökülmesi mümkün değil. Bu yönden çok memnun kaldım...
Şimdi neler aldığıma fiyatlarıyla birlikte bakalım...


Nyx Jumbo Eye Pencil: Bu kalemler inanılmaz kremsi büyük göz kalemleri. Nyx satılan tüm ülkelerde de oldukça popüler. Ben renklerini elimde denedim. Hepsi birbirinden güzel. Ayrıntılı incelerim kullandıkça. Bu kalemler ister far olarak ister göz kalemi ister far bazı olarak kullanılıyor. Ben soldan sağa şu renklerini aldım: Rust, Oyster, Yogurt, Milk, Iced Mocha. Fiyat: $ 3.50 

26 Aralık 2013

Aralık Ayında Bitirdiklerim


Yazmakten en çok keyif aldığım yazılar sanırım bu bitenler yazıları. Ürünleri alıp depolamaktansa teker teker bitirmek hoşuma gidiyor:) Bu kadar ürünü nasıl bitirdiğimi soranlar oluyor. Düzenli bakım yaptığınızda ürünlerin bitmesi çok uzun sürmüyor. Zaten genelde bitirdiğim ürünler cilt bakımıyla ya da banyoyla ilgili ürünler oluyor... Bir de ben bir ürünü bitirmeden yenisine pek geçmiyorum. Makyaj ürünlerinde bile bu kurala uymaya çalışıyorum. Birden fazla açık ürünü
 kullanmak hem uzun sürüyor hem artık açıldıkları için bozuluyorlar o süre zarfında. Bu kuralımı bozduğum iki şey var parfümler ve farlar... Bunlarda birinin bitmesini beklemiyorum diğerini açmak için:)  Zaten genelde bitirdiğim ürünler cilt bakımıyla ya da banyoyla ilgili ürünler oluyor... 
Evet yine ürünlere geçmeden önce hangisi iyi hangisi kötü çabucak bakmak istersiniz belki diye şu renk kodlamasını tekrar açıklıyorum...

Kırmızı Başlıkla Yazılan Ürünler: Hiç sevmediğim tekrar almayacağım ürünler
Sarı Başlıkla Yazılan Ürünler: Orta derecede sevdiğim, olsa olur olmasa da olur dediğim ürünler.
Yeşil Başlıkla Yazılan Ürünler: Çok sevdiğim tekrar alabileceğim ürünler.




1) Avon Celebre Body Mist: Celebre parfümünü bilenler vardır muhakkak bu da onun vücut spreyi. Yaz aylarında vücuda tazelik katmak ve hoş koku vermesi için kullandım. Oldukça uzun süre gitti bereketli bir ürün ancak kalıcılığı yok denecek kadar az. Bir de alkol kokusu daha fazla olduğu için tam parfüm gibi koku alamadım. Tekrar almam ama çok kötü değildi.

2) Avon Outspoken For Fergie: Avon un biraz daha pahalı parfümlerinden biri bu. Bu yüzden kalıcılığı da normal parfümlerinden daha iyi. Kokusunu çok severek kullandım ve tabi şişesini de:) Başka çeşitlerinden tekrar alabilirim.

3) Sebamed Balsam Deodorant: eczanemizde.com alışverişimde hediye olarak gelmişti. Normalde bu tarz sıvı roll onları kullanmıyorum. Bu üründe ise aliminyum alkol vs bulunmuyor. İçeriği oldukça temiz aslında ancak cildimi yakıyordu zaman zaman. Çok dayanılmayacak seviyede değildi ama beni rahatsız etti. Ter kokusunu önlüyor ancak terlemeyi engellemiyor. Bu yüzden tekrar almam. Ben şu zararlı içerikli deodorantlarımdan memnunum:)

24 Aralık 2013

Son Tango / Tiyatro

Genelde oyunlara bilgi sahibi olmadan gidiyorum. Bu yüzden olumlu ya da olumsuz ön yargıların beni oyunu izlerken sınırlandırmasına izin vermiyorum. Ama artık çok şükür ki hemen hemen her hafta gittiğim tiyatrolar sayesinde zevklerim gelişiyor ve karşılaştırma imkanı bulabiliyorum. Bu sebepten olacak ki İstanbul Devlet Tiyatrosu nun oyunu olduğunu gördüğümde olumlu bir ön düşünceyle gidiyorum... Çünkü genelde dekorların, dansların, oyunculukların ince elenip sık dokunduğunu her zaman hissediyorum...

Bu oyunda da salona ilk girdiğimde sahnedeki eski yıllara ait üçüncü sınıf bir bar ortamı canlandırılmıştı ve oyuncuların bir kısmı, dönemin Arjantin kostümleri içinde içiyor ve sohbet ediyorlardı. Arada atılan şuh kahkahalar da seyircinin ilgisini oyun başlamadan önce sahneye çekmeyi başarıyordu...

23 Aralık 2013

Son Çığlık / Tiyatro

İzmir Devlet Tiyatrosu tarafından sergilenen oyun 1 saat 45 dk sürüyor ve oyunun konusu şöyle sunulmuş:

“Son Çığlık” 13. yüzyıl başında, Fransa’nın güneyinde bir bölge olan Oksitanya’da geçer. Kuzey Fransa’nın baronları Papalığın çağrısıyla Oksitanya’ya karşı Haçlı seferine çıkmıştır. Amaçları, “sapkın” olarak niteledikleri Katar mezhebinin üyelerini yok etmek ve bu arada Oksitan topraklarını da ele geçirmektir. Oksitan kontları ve şövalyeleri Katarlara sahip çıkarlar. Ancak Haçlılar bir silindir gibi geçer Oksitan topraklarından. Geride yanıp yıkılmış kentler, katliamlar, odun yığınlarında yakılan insanlar, baskı ve korku kalır."

Oksitanya da yaşayan insanlar haçlıların saldırıya geçmesini duydukları anda bölgelerini, evlerini terk etmek zorunda kalırlar. Bunlardan biri de oradan oraya dolaşıp oyunlar sergileyen kumpanya sahibi bir ailedir. Onların oğlu ise bir kıza aşık olmuştur. Bu kız da onlarla beraber bu göç yolculuğuna katılır ve...

22 Aralık 2013

Lütfen Kızımla Evlenir Misiniz? / Tiyatro

Tiyatro oyunlarını seyretmeye her hafta gitmeye çalışsam da her hafta yazamıyorum bu aralar. Bu yüzden de gittiğim oyunlar biriktikçe birikiyor. Yazmak için gerçekten zihnimde tutmaya çalışıyorum oyunları ki bu yazmaktan daha zor oluyor. Her ne kadar oyunun hikayesini, dekorunu vs aklıma tutsam da bana tattırdığı duygular bir süre sonra silikleşmeye başlıyor. O yüzden bundan sonra tiyatro ve kitap yazılarımın arasını uzun tutmamaya çalışacağım.
Bu sezon gittiğim oyunlardan biri de İstanbul Devlet Tiyatro sunun sahneye koyduğu Lütfen Kızımla Evlenir Misiniz? isimli oyundu. Oyunun yazarının Muzaffer İzgü olduğunu görünce bileti almak için acele ettim ve gülme beklentisiyle gittim oyuna...

Oyunun hikayesi şöyle açıklanıyor: 
"Eşini kaybetmiş ve tüm gayesi gözlerini kapatmadan önce kızını evlendirmek olan bir anne ve hayatın sıradanlığına kendini bırakmış mutsuz, umutsuz bir kadın. Ismarlama evliliklerin dayatılmasıyla kendisine karşı daha da hırçın davranan kızıyla annesinin komik öyküsünün anlatıldığı oyun, aynı zamanda “evlilik” meselesinin toplumsal hayattaki yerini de komik bir dille sorgulayıp bu noktadaki çarpıklıkları gözler önüne seriyor.  "

12 Aralık 2013

Real Techniques Sünger - Beauty Blender Karşılaştırması

Ne zamandır yazamadım evet... Bloggerların neden yazamadıklarını okumaktan ben çok sıkıldığım için aynı konulara dalmayıp hemen bahsetmek istediğim süngerime geçiyorum.
Feelunique den aldığım ve nasıl aldığımı ve geldiğini şuradaki yazıda belirtiğim Real Techniques Miracle Complexion Sponge i,  her fondöten kullanmak istediğimde  kullandığım için artık yeterli yorum yapabileceğimi düşünüyorum...



Böyle bir kutuda gelmişti kendisi ...



Madde madde Beauty Blender la karşılaştıracağım sanırım bu şekilde anlatmak daha kolay olacak. Çünkü beauty blender dan oldukça memnundum... Ama maalesef artık Türkiye de satılmayanlar kervanına o da girdi...

26 Kasım 2013

Kozmetik Alışverişim # 34 / Mua ( Makeup Academy)

Mua markasından Undressed far paletini Naked paletine muadil palet olarak gitti gidiyor dan almıştım. Çok uzun zamandır da çok memnun olarak kullanıyorum...Hatta bir iki farın dibini gördüm. Şurada da bahsetmiştim bu paletten. Bu palet dolayısıyla Mua markasına olan ilgim arttı. Ancak gitti gidiyordaki fiyatları gerçek fiyatlarının çok ötesindeydi. O yüzden aslında drugstore yani uygun fiyatlı olan bu markanın ürünlerini kendi sitesinden almaya karar verdim. Ürünlerin gelip gelmeme riskini de alışveriş ettiğim sırada kargo ücreti alınmaması dolayısıyla almış oldum:) Neyse ki hepsi de elime çok gecikmeden geçti. Hemen neler aldığıma bakalım istiyorum...


Koliden hepsi de bu şekilde tek tek havalı poşetlerle sarılmış olarak çıktı. O yüzden hiç biri zarar görmemişti.

25 Kasım 2013

Ekim ve Kasım Ayında Bitirdiklerim

Ekim ayı benim için yoğun geçtiğinden bitenler yazısını yazamadım. Ancak Kasım ayı bitenleriyle beraber Ekim ayında bitenler de bu yazıda olacak... Hemen geçiyorum neler bitirdiğime ve yine yazıyı çabukça okumak isteyenler için  renk kodlamam şöyle olacak...

Kırmızı Başlıkla Yazılan Ürünler: Hiç sevmediğim tekrar almayacağım ürünler
Sarı Başlıkla Yazılan Ürünler: Orta derecede sevdiğim, olsa olur olmasa da olur dediğim ürünler.
Yeşil Başlıkla Yazılan Ürünler: Çok sevdiğim tekrar alabileceğim ürünler.





1) La Roche Posay Göz Makyaj Temizleyicisi: Bioderma nın yapısından, içeriğinden memnun olsam da rimelleri çıkarmada çok iyi diyemem. O yüzden çift fazlı olmayıp iyi göz makyajı çıkaran bir ürün denemek için aldım bu markayı. Aslına bakarsanız fiyatı Bioderma H20 dan daha pahalıya geliyor. 125 ml sini 27.12 TL ye aldım. Bu markayı her zaman çok büyük beklentilerle alıyorum ancak hiç bir ürünü vasatın üstüne çıkamadı benim için. Bu ürün de göz makyajı için üretilmiş olsa da çok kuvvetli bir makyaj çıkarıcı değil. En çok rahatsız olduğum nokta ise göz kapaklarımı bile kuruttu. Resmen göz kapaklarımda ilk defa gerginlik hissettim. Hassas ciltler için olduğunu iddia eden bu ürünün böyle bir gerginlik yaratması hayal kırıklığı yarattı doğrusu. Gözlerimi yakmadı ya da çok kötü diyemem ama tekrar tercih edeceğim bir ürün değil. Ayrıca makyaj çıkarma gücünün çok olmamasından dolayı hemencecik bittiği için çok bereketli bir ürün de değildi...

3 Kasım 2013

Kozmetik Alışverişim # 33 / Flormar Lights Of Flowers İndirimi

Flormar ın Lights Of Flowers koleksiyonu çıktıktan sonra Flormar yeni yeni koleksiyonlar çıkarmaya başladı. Bu sebeple ilk önce yüzde 30, sonra yüzde 50 daha sonra da yüzde 80 indirimle karşımıza çıktı. Sanırım stoklarını eritmeye çalışıyorlar ki bence çok iyi oldu. Çünkü koleksiyonun indirimsiz halleri abartılı fiyatlardı bana göre... Neyse ben de dayanamadım bu indirimden yararlanmak istedim. Bakalım neler almışım...



 Kutuları böyle bir araya koyunca ne güzel görünüyorlar değil mi. Sanırım en çok bu makyaj koleksiyonundan parçam olmuş oldu:) Kutunun içindekilere indirimsiz ve indirimli fiyatlarıyla bakalım...

29 Ekim 2013

Ayyar Hamza / Tiyatro

Sonunda...Sonunda tiyatro sezonu açıldı. Bütün yaz bekledim desem yalan olmaz. O büyülü, sıcak atmosferi yaşamak çok iyi geldi bu defa da...

Ayyar Hamza Konya Devlet Tiyatrosu ekibi tarafından ortaya kondu. İki perde olarak sergilenen bu güzel oyun iki saat sürse de insanı hiç sıkmayan, aksine zihni dinlendiren bir oyun..

Aslında Ayyar Hamza, Moliére in Scapin in Dolapları isimli eserinden Ali Bey in uyarlaması sonucu ortaya çıkmış Tanzimat Dönemi eseri... Ayyar Hamza karakterinde  ise ortaoyun karakterlerindeki hava hakim. Ayyar Hamza aynı zamanda zeki, kurnaz ve esprili bir karakter olarak karşımıza çıkıyor...

Hikayesi ise eski İstanbul da bir mahallede geçiyor... Seçkin iki ailenin iki oğlu gönül işlerini sürdürürken babalarının Mısır dan İstanbul a geleceğini öğrenirler. Bu arada evlenen iki oğuldan biri, babasının kendisini başka bir kızla evlendireceğini öğrenince panikler ve mahallenin uyanık, görmüş geçirmiş ama pek de güvenilmez adamı Hamza dan yardım ister... Hamza ise işleri düzeltmeye ve kendine yontmaya çalışırken, daha da karıştırır...

15 Ekim 2013

Kırtasiye Alışverişim / Bim, DnR, NT, Carrefour

Bayram geldi hoş geldi. Herkesin Kurban Bayramı nı kutluyorum öpücükler yolluyorum efenim. Kurban Bayramı, et sevmeyen biri olarak benim için biraz zor geçse de kendime bayram hediyeleri almama engel olmadı:)
Bugünlerde scrapbooking denilen çeşitli amaçlarla tutulmuş defterleri güzelleştirmeye, süslemeye ilgi duymaya başladım. Benim ilk çalışmalarım ise artık her işimi planladığım ajandamda oluyor. Bu planlama işine milletçe az ilgi duysak da yabancılar bu konuda bizden bayağı bir önde... Ben de onların fikirlerinden yararlanmaya çalışıyorum ama organizerlerin (her türlü düzenleyicilerin) , planner denilen ajandaların çeşitleri ne yazık ki bu ilgisizlik yüzünden oldukça az...
Neyse efendim şimdilik bu bahsettiklerimi gerçekleştirmek ve düzenli bir hayat için motive olmalık kırtasiye alışverişimden bahsedeceğim... 



Öncelikle Pritt markasının keçeli kalemlerinden almak istedim. Denedim baktım hem çok kalın değil hem dağılmıyorlar. Bir sürü de rengi var. Bu 24 lü çeşidi 5.75 gibi uygun bir fiyata satılıyor Carreffour larda.
Yukarıda solda gördüğünüz mavi, pembe ve mor fon kağıtlarını ise ajandamda bölüm oluşturmak için kullanacağım.Tanesi 80 kuruş. NT den..

Diğer 5 renkteki 10 elişi kağıdı ise görülebildiği gibi yanar döner el işi kağıtlarından. Bunları da çeşitli dıy projelerimde kullanmak için aldım. Bakalım:) Fiyatı Carrefour da 2 TL



Kitap ayracı almadan olur mu?:)

13 Ekim 2013

Eylül de Bitirdiklerim

Ekim in ortasına geldik ama ben daha yeni Eylül bitenleri yazabiliyorum. Her zamanki gibi renk kodlamam şu şekilde:)

Kırmızı Başlıkla Yazılan Ürünler: Hiç sevmediğim asla tekrar almayacağım ürünler
Sarı Başlıkla Yazılan Ürünler: Orta derecede sevdiğim olsa olur olmasa da olur dediğim ürünler.
Yeşil Başlıkla Yazılan Ürünler: Çok sevdiğim tekrar alabileceğim ürünler.

Şimdi sırayla bakalım neler bitirmişim...


1) Bioderma H2O: Güvenilir sular bu olsa gerek. Maskaraları çıkarmakta çok başarılı olmasa da nazik kurutmayan bir temizleyici. Özelllikle yüz makyajını çıkarmada başarılı, gözlere zarar vermiyor. Güzel tekrar alabilirim.

2) Yves Rocher Kahveli Duş Jeli: Bu duş jeli o kadar meşhur oldu ki merak edip aldım. Mağazada kokladığımda gerçekten o bol şekerli kahve kokusu  hoşuma gitmişti. Yapısı da kremli olduğu için cildi nemlendiriyor. Ancak yaz aylarında banyodaki o sıcaklık buharla bırleşince çok yoğun kahve kokusu beni boğdu açıkcası. Yaz aylarına hiç uygun değilmiş bu duş jeli. Kış gelse de tekrar almayacağım. Banyodaki kokusu beni bunalttı.

12 Ekim 2013

Kozmetik Alışverişim # 32 / feelunique.com

Bu aralar yabancı youtuber lar sağolsun yabancı markalara merak sardım. Bu yüzden de aslında ülkemizde de meşhur olan markalardan Real Techinques markasının süngeriyle yurtdışı alışveriş serime başlamak istedim. Biliyorsunuz kozmetik alımı yasağı olduğu halde fırça, sünger gibi makyaj aksesuarlarında yasak yok.
Genelde ebay ve amazon araştırmak için ilk duraklarım oluyor ancak yeni çıkan bir ürün olduğu için oralardan bulamadım. Ben de bu sefer genelde high-end denilen daha lüks markaların ürünlerini satan feelunique den almaya karar verdim.
Sitenin en güzel tarafı dünyanın her yerine kargo ücretsiz olması. Ancak ürünlerin fiyatları da bu bakımdan biraz daha pahalı oluyor. Mesela feelunique de  Nuxe markasının lipbalmı  9.5 pound bu da bugünlerdeki kurda 29.97 TL yapıyor. Aynı lip balmı sürekli alışveriş ettiğim eczanemizde.com da 22 TL ye bulabiliyorsunuz. Tabi ki bu fark burada bulamadığımız ve çok merak ettiğimiz ürünleri almak için ufak bir fark:) 
Ben alışverişimin siparişini 3 Ekim de vermiştim ve her yurtdışı alışverişimde olduğu gibi en az 15 gün siparişimin gelmesini beklemiyordum genelde ancak 11 Ekim de elime ulaştı ki bu PTT nin hızına göre rekor benim için. Eminim daha önceden gelmiştir PTT ye... Yani toplam 8 günde elime ulaştı ki İstanbul da olanlar daha hızlı alır diye düşünüyorum... Bu bakımdan memnun kaldım. Gelelim pakete...

11 Ekim 2013

Kozmetik Alışverişim # 31 / Watsons, Gratis Bayram İndirimi

Bayram geldi indirimler başladı. Ben de Watsons ve Gratis e gitmeden önce listemi yaptım ki ihtiyacım olmayan şeyler almayayım diye ki yararlı oldu doğrusu. Çünkü makyaj malzemesi olarak pek bir ihtiyacım yok artık. Özellikle bitmek bilmeyen ruj ve far isteklerime elimdekilerden en az bir tane bitmeden yüz vermeyi düşünmüyorum:) 
Önce Watsons alışverişimden bahsetmek istiyorum ki, ben bu alışverişimde kozmetik alacak olsaydım Watson ı tercih ederdim. Çünkü The Balm ve Essence markası haricinde aynı indirimlere sahipler ve standları ürünlerle ve tester larla dolu. Personelleri de sürekli yardımcı olmaya çalışıyorlar samimi ve saygılı bir şekilde... Gratis alışverişimden bahsederken farklarını daha iyi anlatacağım birazdan...
Neler aldığıma gelince...


Loreal Kusursuz Makyaj Temizleme Suyu: Bioderma H20 ya eşdeğer ürün olarak gösterilen bu ürünü denemek istedim. Normal fiyatı 15.90 olan ürün % 50 indirimle 7.95 e geldi. 

Gliss Cansız ve Mat Saçlar için Sıvı Saç Kremi: Banyodan sonra saçlarımı çözmek için kullandığım bu üründen yedekledim. Bu çeşidini kullanmamıştım ve keratinli olduğunu görünce almak istedim. Fiyatı: 7.50 

Watsons tan aldıklarım bu kadardı. Dediğim gibi raflar düzenli, ürünler yağmalanmamıştı o kadar kalabalık olmasına rağmen. Sanırım işe saygı ve denetim böyle bir şey...

Gratis e gelince... Daha indirimin ilk günleri (hatta sanırım ilk günü) olmasına rağmen standlardaki ürünler o kadar az ki... Standlardaki makyaj malzemeleri ise koruma bantları açık, testerlar standlarda dağınık bir yığın halinde duruyor ve hangi ürünü sorsanız "Yok" deniyor. Eğer personellerden birini kafalayabilirseniz belki stoklarından sizin için çıkarabilir. Çünkü o stok çekmeceleri ağzına kadar dolu... The Balm ürünleri hadi kapış kapış gidiyor diyelim. ( Onun da çekmecesi dolu) Diğer standlarda da bir şey bulmak imkansız. Açılmamış olması gereken Loreal farları bile ellenmekten far tozu içinde kalmışlar. Watsons ta kutu kutu gördüğüm  Loreal bazların yerinde yeller esiyor Gratis te... Halbuki aynı fiyattalar ve öyle kapış kapış giden bir ürün değil aslında...

7 Ekim 2013

Put A Lid On It Far Bazı

The Balm ürünlerini çok sevdiğimden daha önce de bahsetmiştim. Farları çok seven biri olarak far bazını denemeden olmazdı. Çok güzel ambalajlarından birine daha sahip bu far bazının ismi görüldüğü üzere Put A Lid On It. Ambalajı ise şöyle. Dış paketini attım maalesef...




7.08 gr olan ürünün içindekiler ise şöyle:

Ingredients: Isododecane, Talc, Disteardimonium Hectorite, Propylene Carbonate, Cyclopentasiloxane, Polyethylene, Triethylhexanoin, Cyclohexasiloxane, VP/Hexadecene Copolymer, Trihydroxystearin, PTFE, VP/Eicosene Copolymer, Synthetic Wax, Phenoxyethanol, Cyclotetrasiloxane, Dimethiconol, Polymethylsilsesquioxane, Caprylyl Glycol, Ethylhexylglycerin, Hexylene Glycol, Mica, Glycerin, Water ((Aqua) EAU), Butylene Glycol, Carbomer, Polysorbate 20, Palmitoyl Oligopeptide, Palmitoyl Tetrapeptide-7, Titanium Dioxide (CI 77891), Iron Oxides (CI 77491).

6 Ekim 2013

Kozmetik Alışverişim # 30 / Lila Kutu

Kozmetik alışverişim diye başlık atıyorum ama seriyi bozmamak için sırf anladınız siz onu:) Bu sefer cilt bakım ürünlerim bitmek üzere olduğu için ufak ufak setimi oluşturmaya çalışıyorum. Çünkü bayağı bayağı düzenli kullanmaya başladım ürünlerimi. Sonuçlarının da iyi olduğunu görünce bu sefer daha kapsamlı bir cilt bakımı seti oluşturmaya çalışıyorum. İlerleyen yazılarımda tamamını göstereceğim tabi ki ama bu sefer Lila Kutu alışveriş deneyimimi paylaşmak istiyorum.
Bu benim ikinci Lila Kutu alışverişim ve ikisinden de memnun kaldım. Teslimat süresi, paketleme olarak, fiyat olarak gayet memnunum.





Lila kutu sitesinin keşif kutusunun adı da lila kutu olunca karışıklık oluyor ancak bu her ay farklı deneme ürünlerin geldiği kutu değil tabi ki karışıklık olmasın:)

Kozmetik Alışverişi # 29 / Avon

Avon un tüm ürünleri değilse de bazı ürünlerini seviyorum. Özellikle makyaj malzemesi ürünlerini daha çok seviyorum. Aslında bu alışverişi bazı ürünleri almak için yaptım diğerleri de gözüme çarpanlar oldu...



Avon Supershock Göz Kalemleri: Bu göz kalemlerinden daha önce ten rengi olanı kullanmıştım ancak maalesef kaybettim. Göz içine sürüldüğünde bile akma yapmadığı için bu katalogta olan renklerini topladım. Evet asıl alışveriş sebebim bunlardı:) Üstten alta doğru renkler: Raw Plum, Steel, Flash, Savage. Özellikle son iki renk kaçırılmaz...Ben temsilciyim ama katalog fiyatlarını yazacağım daha çok yardımcı olması için. Her biri 13 TL

4 Ekim 2013

Çekiliş Sonucu # 9

9. çekilişim de 1 Ekim tarihiyle beraber son buldu. Evet bir kaç gün sonuçları açıklamakta geç kaldım. Çünkü bayağı yoğundum bu hafta. Hatta yazı bile giremedim doğru dürüst. Bu gecikme için özür diliyorum öncelikle. Daha sonra ise güzel sözleriniz ve desteğiniz için çok teşekkürler. 
Blogumda hangi tür yazıları daha çok görmek istersiniz ? soruma cevap verenlere de ayrıca teşekkürlerimi sunuyorum efendim:)
Evet sıra geldi sonuçlara... Toplamda 157 katılım hakkı oldu. Ben de her zamanki gibi random.org la sonucu belirledim...

29 Eylül 2013

On Küçük Zenci * Agatha Christie

Okumam gereken kitaplar listemi yaparken her yazardan bir kitap eklemeye çalışmıştım. Agatha Christie de okumadığım ama okumam gereken yazarlardan biriydi. Christie nin hayranları, kitaplarının koleksiyonerleri olduğunu ve benim bu yazarla tanışmak için geç kaldığımın farkındayım ancak sanırım korku romanları çok ilgimi çekmediği için hep ertelemiştim.
Ufak bir araştırma yaptığımda da en çok önerilen kitaplarından biriydi On Küçük Zenci... 15 Eylül 1890 – 12 Ocak 1976 yılları arası yaşamını sürdüren yazar On Küçük Zenci yi 1939 yılında 49 yaşındayken yazmış ve klasik polisiye romanlardan biri sayılıyor.
 Bu kadar meşhur olan kitaplarından birinin orjinal kapaklarını ve isimlerini merak ettim. İsimlerini diyorum çünkü orjinal dilinde iki ismi var kitabın. İşte bazı orjinal kitap kapağı örnekleri:

28 Eylül 2013

Time Balm Yüz Bazı

Makyaj bazı, yüz bazı adına ne dersek diyelim aslında makyajla yakından ilgilenmeyenler için yabancı bir ürün. Ancak ben bu ürünün en az bir fondöten kadar gerekli olduğunu düşünüyorum güzel bir makyaj için.
Öncelikle yüzünüzde kuru bölgeler varsa ki benim var, oralarda pudramsı görünümü engelliyor. T bölgesi yağlanmasını önlüyor ve cildinizdeki çok ince kırışıklıklara fondöten yada bb kremin girmesini engelleyerek pürüzsüz bir görünüm sağlıyor... Bunlar üzel bir görünüm için önemli tabi ki... Ama en önemlisi temizlediğiniz cildinizden fondöten, pudra gibi ürünlerin direkt emilmesini engelliyor yani bir bakıma tampon görevi görüyor ürünlerle aranızda... 
Bu yüz bazlarının aydınlatıcı matlaştırıcı gibi çeşitleri var. Daha önce Flormar makyaj bazını ve Essence bazını kullanmıştım. (Yazıların üzerine tıklayarak onlar hakkındaki yorumlarımı görebilirsiniz.) 
The Balm ın Time Balm bazı ne zamandır elimdeydi. İndirimden stoklamıştım. Ancak elimdeki ürün bitmeden diğer aynı çeşit ürüne geçememe takıntım yüzünden çok merak etsem de çekmecede bekliyordu. Sonunda bir süredir kullandığım bu ürünü yorumlama şansına ulaştım. Lafı daha fazla uzatmadan dış görünüme bakalım:

27 Eylül 2013

Essence I Love Extreme Maskara

Yine merak ettiğim maskaralardan birini deneme şansım oldu... I Love Extreme Essence markasının rimeli. Çokça duymuşsunuzdur büyük ihtimal. Gratis te satılan Essence ürünlerinin çoğu kullanılmış ya da açılmış. O kadar düzensiz ki Essence standı bir şey almak cesaret istiyor gerçekten. Çoğu ürün de stoklarında duruyor standa koymuyorlar. Personelin işine saygısızlığı hat safhada...
İşte ben de en açılmamış olduğuna inandığım I Love Extreme maskarasını aldım ve bekletmeden kullanmaya başladım. Bakalım nasıl görünüyor...



Her zamanki etiketler bantlar çıkmak bilmiyor maalesef. Kirli görüntü için kusura bakmayın... Ama ben bunun dışında ambalajı beğendim. Pembe:)

26 Eylül 2013

Flormar BB Krem

Eğer yüzünüzde derin izler, sivilceler filan yoksa özellikle yaz aylarında ya da günlük kullanım için bb kremler oldukça kullanışlı oluyor. Hem içinde cildinizin kırışmasını engelleyen güneş koruyucu var hem de nemlendirici hem de fondöten kadar ağır olmayan bir yapısı var. Tabi ki fondöten kadar kapatıcılık beklemek yanlış olur bu ürünlerde.

Benim de uzun süredir kullandığım bb krem Flormar ınki oldu. Light, Light Medium, Dark Medium. 
 renkleri var. BB krem cildin rengiyle bütünleştiğinden ve çok fazla renk vermediğinden bu şekilde az cilt renkleri yeterli oluyor. 

Bakalım paketi nasıl...


Ambalajı yumuşak o yüzden sıkıp ince ucundan ürünü alabiliyorsunuz. Kapağındaki parlak kaplama ise zaman içinde aşınıp boyası çıkabiliyor. Uzun süre giden bir ürün olduğu için çok problem olmasa da daha dayanıklı bir kaplama yapabilirlerdi kapağına... Bir de vidali kapak olduğu için pek pratik sayılmaz.

25 Eylül 2013

Aşka Veda * Can Dündar

 Can Dündar ın bu kitabın daha yeni aldım sayılır. DnR ın 5 TL lik köşesinde bulup almadan duramadım. Aslında bu başlı başına bir kitap değil. Köşe yazılarından aşk ile ilgili olanları toplayıp belli bir giriş gelişme sonuç şeklinde sıralanması şeklinde gidiyor. O yüzden her bir yazı birbirinden bağımsız aşk yazıları...
Can Dündar ın filmlerini, köşe yazılarını, kitaplarını seviyorum. Kitaplarını diyorum ancak bundan önce okuduğum tek kitabı Lüsyen isimli eseriydi ve bayağı sevmiştim. Uzun uzun bir de yazısını yazmıştım. Şuradan ulaşabilirsiniz.
Dediğim gibi Dündar ın o naif ama bir o kadar iddialı kalemini seviyorum. Eğitimli, klasik bir erkek, aynı zamanda duygusal çizgisi beni yazılarında buluyor ve memnun oluyorum her seferinde... Bir de yazılarına her başladığımda sanki o klasik Dündar sesi bana eşlik ediyor:) 

22 Eylül 2013

Çiçek Senfonisi * Özdemir Asaf

Instagramda@kitapkardeşliği diye bir etkinliğe rast geldim... Her ay iki kitap belirliyorlar ve herkes ister birini ister ikisini de okuyup tartışmalara katılıyor konuşuyor, kitaplarının fotoğraflarını çekiyor... 
Grup halinde kitap okuma etkinliklerini çok seviyorum ama bir türlü istediğim verimi alamamıştım daha önce denediğim forumlardan filan. Neyse efendim o ay için belirledikleri kitaplar Grange - Raiken di diğeri ise Özdemir Asaf - Çiçek Senfonisi... Grange in bir çok kitabını okudum ve artık o yazarı okumak istemiyordum doğrusu. Hayır artık hoşlanmadığımdan değil sadece tarzına doydum desem daha doğru olur...

21 Eylül 2013

Bir Apaçi Masalı 2 - Kebabman * Angutyus

Bir önceki yazımda Bir Apaçi Masalı ndan bahsetmiştim. Bu kitap da Bir Apaçi Masalı 2 oluyor ve kebapman alt başlığı var bu sefer...
Birinci kitap angutyus un kendini İngiltere de bulduğu bir işin ilk gecesindeki berbat ruh haliyle bitmişti. Ne yazacağımı bilemiyorum zaman zaman çünkü ne desem spoiler oluyor:) Bu kitapta da İngiltere de minibüs kebapçılığı yapan insanların arasında işe başlamasıyla başından geçen türlü maceraları anlatıyor yine...
İlk kitaptaki kadar mekan insan farklılığı yok aslında. Kebap dükkanındaki ilk izlenimleri, sonrasındaki deneyim ve alışma süreciyle beraber İngiltere de yaşamaya iyisiyle kötüsüyle alışması anlatılıyor. Tabi ki bitmemiş bir hikaye bu... Hayat hikayesi olduğu için roman gibi bir sonuca ulaşmıyor. O yüzden bu kitapta sonunda ne olacak gibi bir beklentiyle okumak yanlış olur. Sadece anın tadını çıkarmak lazım...

20 Eylül 2013

Bir Apaçi Masalı * Angutyus

Yaz gelince dizüstü edebiyatı na olan ilgim artıyor:) Her ne kadar edebi değeri olmadığı, zaman kaybı olduğu söylense de bence bu gerçek kişilerin sanal dünyada tepeye ulaşan hayatlarına bir şekilde tanık olmak ve hepsinin kendine has tarzını okumak oldukça zevkli...
Şimdiye kadar Pucca nın üç kitabını ve Sami Hazinses in bir kitabını okudum. Dördü de eğlenceli, kız erkek ilişkilerine dayalı, bol geyikli ve bazen hüzünlü hikayelerdi. Bir Apaçi Masalı ndan da aynı konsepti bekliyordum ama angutyus takma isimli yazar beni şaşırttı...
Angutyus u sanal alemden hiç tanımıyordum aslında. Bu kitabıyla tanıyıp biraz araştırdım ve anlattığı kendi yaşadığı hikayeler inci sözlüğü bir gün boyunca kilitlemiş oldukça ilgi görmüş ve kitap çıkarmaya karar verilmiş... Asıl ismi Fatih olan bu adamın sözlüklerde bayağı bir hayranları var ' Reis' filan demeye başlamışlar:) 

19 Eylül 2013

Evrenden Torpilim Var * Aykut Oğut

Aykut Oğut un yazdığı üç tane kitabı var. Bense en son okumam gereken kitapla başladım Oğut u tanımaya... O da şurada yazdığım Şu Egoları Şişirsek de mi Saklasak? isimli eşiyle birlikte yazdığı kitabı... Neden en son okumam gereken kitap derseniz, daha önceki kitaplarında gösterdiği yollardan giden insanların karşılaştıkları sorunlar ve bu sorunlara yanıt verilen bir kitaptı kendisi. Soru cevap şeklinde sürüp giden bu kitaptan anlayabildiğim kadarıyla yöntemleri anlamaya çalışsam da, konu ilgimi çektiği için ilk kitabı olan ve zamanında büyük ilgi görmüş olan Evrenden Torpilim Var ı okudum daha iyi anlamak için...

Kapağı ne kadar sıkıcı değil mi:) Bence kitabın ismi güzel olsa da kapak tasarımı bu kitabın içeriğine pek uymamış. Sanki iş dünyasıyla ilgili bir kitapmış izlenimi uyandırıyor insanda...

16 Eylül 2013

The Balm Allıklarım

The Balm bir Amerikan kozmetik markası. Daha yeni sayılabilecek bu marka 2004 te Marissa Shipman tarafından Amazon la iş birliği yapılarak kurulmuş. Ürünlerinde paraben olmaması ve hayvanlar üzerinde test edilmemesi en büyük özelliği. Ayrıca Amerika da bile yüksek fiyatlı ürün olarak geçerken ülkemizde şaşırtıcı bir şekilde Gratis indirimleriyle oldukça uygun fiyatlara alabiliyoruz. 
Bütün ürünlerin muhteşem paketleri öncelikle bu markanın albenili tarafı... Ancak paketlerin ilginçliğiyle kalmıyor ürünler. Oldukça çeşitli ve kaliteli ürünleriyle bizi bizden almaya devam ediyor The Balm ürünleri.
İlk kez bu markanın ürünleri hakkında yazacağım için kısa bir bilgi vermenin yeridir diye düşündüm. Yazımın asıl sebebi ise bende olan The Balm allıkları hakkında biraz bilgi vermek ki almak isteyenler için yardımcı olur umarım...


İşte elimde olan The Balm allıklarının bayıldığım paketleri


15 Eylül 2013

Son Oyun * Ahmet Altan

En sevdiğim yazarlardan biri olan Ahmet Altan ın yeni kitabının çıktığını duyunca almak için bayağı bir sabırsızlanmıştım. Hatta kitabı ilk aldığım zamanki heyecanımı instagram hesabımda paylaşmıştım...
Gerçekten Altan benim için çok özel bir yeri olan yazarlardan beri. Sanırım kitap okumayı seven, Altan la yolu kesişmiş çoğu kadın gibi... 
Ahmet Altan ın en büyük özelliklerinden biri kadınların iç dünyasını ve dış dünyaya bakış açısını oldukça iyi anlıyor olması ve daha da önemlisi bunu kitaplarında çok iyi yansıtması... Kitaplarındaki bu dikkat çekici özelliğinin yanı sıra tabi ki bu yazarın tek özelliği değil. Kitaplarındaki karakterlerin ne kadar fazla sayıda olursa olsun hepsinin tek kalemden çıkmış olduğunu asla düşünmemenizdir. Hepsi de ayrı kişiliklere, ayrı ruh haline sahiptir ve yazar hepsini kendi içinden çıkarıp yarattığını size hiç düşündürmez... 
Kadınları anlayan çoğu yazarın kolaylıkla yazabileceği aşk kitaplarıyla da yetinmez Altan... Kişisel geçmişi, kökenleri, Altan soyadıyla birlikte çoğu kültürel, politik, sosyolojik olaylara da yine usta kalemiyle eğilmeyi ihmal etmez... Bu sosyo-kültürel konuları köşe yazılarında yoğunlukla işliyor tabi...Ama romanlarında bu toplumsal olaylar hep karakterlerin yaşadıkları olaylar arkasında gelişir bir yandan... Bu sebepten de asla sıkıcı olmamayı başarır aslında... Bunun en iyi örneklerinden biri ve benim en sevdiğim kitaplardan biri İsyan Günlerinde Aşk tır...

8 Eylül 2013

Çekiliş Zamanı # 9


Uzun zamandır çekiliş yapmıyordum o yüzden özlemiştim. Hazır blogumun görünümünü değiştirmişken bir çekiliş yapmak istedim.
 Her zaman olduğu gibi kitap vereceğim ama bu sefer yanında başka hediyelerim de var. Bakalım nelermiş?



1) Seda Akgün' ün Dişilik mi Kişilik mi isimli eğlenceli bir kitabı.